Look Fiilinin Farklı Anlamları, İngilizce'de Look fiili ile bir çok farklı anlamda kullanılmaktadır. Gelin bunlara bir göz atalım:
Phrasal Verbs
- Look around: Bakınmak, etrafa bakmak(Bir şey almayacağım, sadece etrafa bakınıyorum)
- Look through: Göz gezdirmek, üstünden geçmek(Çok zamanım yok, hepsini okuyamam sadece göz gezdireceğim)
- Look out: dikkat et(Dikkat et, görmüyor musun? çarpacaksın)
- Look for: Aramak(Ne arıyorsun, bulabildin mi?)
- Look out for: göz kulak olmak(çocukken hep bana göz kulak olurdu)
- Look after: Bakmak, ilgilenmek(Yaşlanınca anne ve babaya bakmak, onlarla ilgilenmek)
- Look at: Düşünmek, değerlendirmek(Araba alacağım, bunu bir süre düşünüp değerlendirelim)
- Look into: İncelemek(Bunu bir araştırıp inceleyelim, bakalım ne işler çeviriyor)
- Look on: Bir şey yapmadan bakmak, seyirci kalmak(Saldırıya uğramasına sadece seyirci kaldılar)
- Look up: bir bilgi parçasını bulmaya çalışmak(Bu kelimenin ne anlama geldiğini bilmiyorsanız, sözlüğe bakın)
- Look up to: örnek almak, saygı duymak(Her zaman ablamı örnek almışımdır)
I have always looked up to my older sister Her zaman ablamı örnek almışımdır
if you don't know what the word means, look it up in a dictionary Bu kelimenin ne anlama geldiğini bilmiyorsanız, sözlüğe bakın
They simply looked on as he was attacked without getting involved Saldırıya uğradığında olaya karışmadan sadece izlediler
He always looked out for me when he were kids Çocukken bana hep göz kulak olurdu